26 Temmuz 2009 Pazar

İstanbul tarafından eğitilmek

istanbul'da hiç yaşamamış biri olarak tv'deki haberlerin çoğunun istanbul'la ilgili olmasına, her şeyin (konserler, sergiler, festivaller, ilginçlikler) istanbul'da yapılmasına sinir olurdum. en sevdiğim grup gelir ve tabii ki konseri ordadır, picasso oraya gelir, rengarenk boyanmış inek heykelleri orda sergilenir filan.

tabii ki hiç oraya gitmemiş değilim; hatta klişe istanbul fotolarından birkaç tane de ben çektim. ama hiç sosyal nimetlerinden faydalanamadım, tv'deki istanbul'un bi parçası olamadım (lakin olmuş da olabilirim).

eskiden bu durum beni üzerdi; ama yakınlarda fark ettiğim üzre, her ne kadar bi parçası olamasam da istanbul'dan baya bi faydalanıyormuşum meğer. şehrin bütün hareketi, canlılığı; tv programlarına, dergilere, kitaplara anlatacak bir şeyler veriyor ve ben, gitmediğim bi konser ya da görmediğim bi sokak sayesinde bi şeyler biliyorum.


edit: bunu yazdığımda lise yeni bitmişti. geçen üç yılda, istanbul'un "sosyal nimetlerinden" defalarca yararlanmışımdır sanırım. hiç de anlattığınız gibi değilmiş adiler.

1 yorum:

Ömer Berkay dedi ki...

istanbullu bir bünye olarak(14 sene ankara da yaşadım ama ben buralayım hulen!) söylediğin şeylerden muzdaribim. yeter arkadaş herşey burada, hemencecik ulaşıyoruz, biraz çaba harcamalaı dimi ama=)=)ehehehe şımarıklık tamam sustum!

ancak ve lakin şu var ki

yine söylediğin gibi
istanbul öyle bir şehir/kadın ki, yaşamasan bile faydası var sana...

seviyorum bu şehri/kadını sevemediğim gibi hiçkimseyi